KÜLTÜR - SANAT
Giriş Tarihi : 25-11-2018 11:31   Güncelleme : 25-11-2018 11:31

Nazım'ın Yaşamaya Dair Mersin'de Sahnelendi

Mersin'de Genco Erkal,Nazım Hikmet'in Yaşamaya Dair şiirlerinin sahneye taşındığı oyununda izleyicileri büyüledi.Nazım Hikmet,Mersin'de ölümünün 55. yılında Genco Erkal'ın muhteşem performansı Yaşamaya Dair ile anıldı.

Nazım'ın Yaşamaya Dair Mersin'de Sahnelendi

Mersin'de haftasonu  ölümünün 55. yılında  Genco Erkal'ın muhteşem performansı Yaşamaya Dair ile anıldı.Yenişehir Atatürk Kültür Merkezi'nde  sahnelenen "Yaşamaya Dair" Mersinli sanat severlerin büyük ilgisiyle karşılanadı.Enco Erkal ve Nazım Hikmet hayranları Yaşamaya Dair'de bütünleşti.Duygusal anlara sahne oldu.

“Yaşamaya Dair”, Nazım Hikmet’in Bursa Cezaevi'nde yattığı dönemde kaleme aldığı şiirlerden oluşuyor. Şairin ölümünün 50. yıldönümü için Genco Erkal'ın uyarlayıp yönettiği oyunda, Tülay Günal karşımıza şairin karısı Piraye olarak çıkıyor. Oyun şairin hayatını, yaşadığımız dünyayı, insanları nasıl algıladığını anlatıyor. Yazdığı her cümledeki farkındalık, yaşadığımız gerçeğe ayna tutuyor. “Yaşamaya Dair” sıradan bir oyun değil. İnsan olabilme destanı. Şimdi “insani değerleri” tekrar anımsama vaktidir. Şair Nazım Hikmet’ten yüreğimize ve vicdanımıza seslenen dizeleri Genco Erkal’dan dinliyoruz. Hayatın değerini bilebilmek, anlamak ve farkına varmak üzerine bir güzelleme bu. Aynı zamanda, oyun görkemli bir müzikal gösteri özelliği de taşıyor. Tülay Günal Nazım Hikmet’in şiirlerini şarkılar olarak seslendiriyor. Muhteşem bir ses var sahnede. Her nota, her kelime içimize işliyor. Söylenen bütün sözler anlamlarının ötesine geçerek duygu olarak bir daha asla silinmemek üzere yüreğimize kazınıyor. Şair, “yaşama sanatı” adına bir kez daha “düşün” diyor. Kendine acımayı bırak, dünyaya bak. Yaşamak cesaret işi. Biraz cesur ol. Mesela, Hiroşima’ya atılan bombadan dolayı hayatı kararan Japon balıkçı ol. Kapkara yüzen bir tabut içinde haykıran bir sevgili, acı çeken bir balıkçının ta kendisi ol. Çaresizlik nedir bil. Mesela, o uçsuz bucaksız denizde tutulan her balığın ölüm demek olduğunu bil. Bilmekten öte içinde “hisset”. Yapabilirsin. Sen artık “o” olursan, bir insanın sevdiğini bir daha kucaklayamamasının nasıl bir acı olduğunu ancak o zaman anlayabilirsin.  Biz artık biliyoruz. Çünkü Nazım bizi  Japonya’ya götürdü. O lanetli bombanın atıldığı anın hemen sonrasına gittik. Biz artık Japon balıkçıyız. Olağanüstü güzel müzikleri ve bu müziklerin mükemmel bir biçimde seslendirilmesi, şairin yazdığı her dizeyi bizzat yaşayarak hissetmemizi sağlıyor. Oyunda çok sayıda bestecinin müzikleri kullanılmış. Fazıl Say, Zülfü Livaneli, Cem Karaca, Timur Selçuk, Tolga Çebi, Tarık Ünsal, Edip Akbayram ve Nadir Göktürk’ün besteleriyle gerçek bir müzik ziyafeti izliyoruz.

Nazım Hikmet,Yaşamaya Dair ile hayranlarını buluşturan Genco Erkal,  ,Piaraye'yi  şarkılarla canlanadıran Tülay Günay oyun bitiminde dakikalarca ayakta alkışlandı,sevgi gösterisinde bulunuldu..

MERSİN KENT HABER

PalaPala