MERYAD'tan Sanayi 4.0 Konulu Konferans

MERYAD, MERSİN YATIRIM, DIŞ TİCARET VE MARKALAŞMA DERNEĞİ Toros Üniversitesi 45 Evler Kampüsü Konferans Salonu'nda“Sanayi 4.0” konulu bir konferansında Ali Rıza ERSOY konuşmacı olacak.

RÖPORTAJ - 01-10-2016 16:08

MERYAD'tan Sanayi 4.0 Konulu Konferans
Advert

 MERYAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz, “Sanayi 4.0” konulubir konferans ile ilgili olarak yaptığı açıklamada;"Dünyadaki bu önemli konuyu Mersin gündemine taşımak amacıyla bir Konferans düzenliyoruz. Toros Üniversitesi işbirliğiyle 3 Ekim 2016, Ptesi günü saat 15.00 da Toros Ünv. 45 Evler Kampüsünde gerçekleştireceğimiz ENDÜSTRİ 4.0 Konferansının Ana Konuşmacısı Siemens Türkiye İcra Kurulu Üyesi, Genel Müdür Yardımcısı Dijital Fabrika Divisyon Direktörü Sayın Ali Rıza ERSOY olacak. Destek Veren Kurumlar arasında; Mersin Makine Mühendisleri Odası, Mersin Elektrik Mühendisleri Odası, Akdeniz Yönetim Danışmanları Derneği, DİTAV D.Bakır Vakfı vb kurumların da yer aldığı bu önemli Konferansımıza bekliyoruz" dedi.

Konferans Konuşmacısı Ali Rıza ERSOY tanıyalım


Siemens Türkiye İcra Kurulu Üyesi, Genel Müdür Yardımcısı Dijital Fabrika Divisyon Direktörü Ali Rıza ERSOY

 

 

 

Siemens Türkiye’de, 30 yıldır; Sağlık, İnsan Kaynakları, IT Çözümleri ve Servisleri, Kurumsal Teknolojiler, Tedarik Zinciri Yönetimi, Şehirler ve Endüstri bölümleri Direktörlüğü ve “Siemens Business Solutions” şirketi Genel Müdürlüğü yaptı.

 

Halen İcra Kurulu Üyesi, Genel Müdür Yardımcısı ve Dijital Fabrika Divizyonu Ülke Lideri.

 

Koçarlı / Aydın 1957 doğumlu, Tarsus Amerikan Koleji, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Fakültesi ile Viyana Teknik Üniversitesi Uygulamalı Elektronik bölümü mezunu. 5 yıl aynı bölümde eşzamanlı asistanlık yaptı.

 

Etik ve İtibar Derneği kurucu başkanı, Tıbbi Görüntüleme, Personel Yönetimi, Türkiye Bilişim, Bilişim Sanayicileri, Yazılım Sanayicileri, International Coach Federation USA, ICF Türkiye, Rotary, Propeller, AlumniTurk, Mutfak Dostları, Füturistler, Buğday, Slow Food, Batı Urla Köyleri derneklerinde; Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası’nda, Sağlık ve Eğitim Vakfı ile Bilim Merkezleri Vakfı’nda üyelik veya yönetim kurulu üyeliği yaptı veya yapıyor.

MERYAD Başkanı Ferudun Gündüz “Sanayi 4.0”  konusuyla ilgili makalesinde "Çoğumuzun bildiği üzere sanayi alanında önceleri buharla çalışan makinalar devreye girdi, sonra da elektik .Akabinde ise robotlu otomasyon. Geçtiğimiz 150 yılda her biri çığır açan bu aşamalar artık geride kaldı. Şimdi akıllı robotlar, Büyük Veri, Nesnelerin interneti, 3D baskı ve Bulut gibi yeni nesil teknolojilerden bahsedilen yeni bir çağın başındayız. İlk 3 devrimi yakalayamayan Türkiyenin artık bu 4. Sanayi devrimini ıskalama şansı yoktur. Bilindiği üzere “Sanayi 4.0” ; ilk kez 2011 yılında Hannover Fuarında konuşuldu. Halen de ABD ve Japonya bu konuya destek vermektedirler;

1. Endüstriyel Üretim Süreçlerine yazılımla akıllı hale getirilmiş robotlar hakim olmakta,

2. Cihaz tabanlı internet sayesinde makinalar birbirleriyle iletişim kurmaktadır

3. Üç boyutlu yazıcılarla üretim kişisel hale geldi.

4. Bulut ve Büyük Veri ile milyarlarca terabyte veri depolanıp, analiz ve proses edilmeye başladı.

Gelişmiş ülkeler ; Sanayi 4.0 ın sunduğu otomasyon ve üretim esnekliği ile verimliliklerini arttırıp, sanayideki rekabet güçlerini arttırmayı hedefliyor. Gelişmekte olan ülkeler ise; teknolojilerini daha yenilikçi ve katma değerli üretim yapmak için bir fırsat olarak görüyor.Yani, Endüstrinin 4. Çağında üretimin yeniden gelişmiş ülkelere kayması söz konusu.

Sanayide, lojistik de ve yaşamımızın bir çok alanında oyunun kuralları yeniden değişmeye başlıyor. Robotlar hayatımızın bir çok alanına girecek. Peki, bizler buna hazır mıyız? Türkiye düşük ve orta teknolojik ürünleriyle bu yeni dönüşüm sürecinde yine pasif bir aktör olarak teknoloji tüketen bir toplum olmaya devam mı edecek? Yoksa ciddi bir dönüşüm yaşayarak bu 4. Endüstri devriminde yer alıp teknoloji üreten bir pozisyona geçebilecek mi? Yani özetle şu sorulara yanıt vermeliyiz;

Ülkemiz bu 4. Sanayi çağı sürecinde aktif bir oyuncu olabilecek mi? Yani bu konuda da seyirci mi olacağız yoksa oyuncu mu? Peki , bu kadar az buluş ve yenilik ile yani yeterince patentimiz olmadan ve inovasyon yapmadan rekabette öne geçebilir miyiz? Yenilikçilik dediğimiz şey nasıl doğar ve gelişir? Fikirlerin doğması yanında bunun ürün ya da hizmete dönüşmesi nasıl sağlanabilir? Neden bazı ülkeler bunu başarabilmişken biz zorlanıyoruz? Ne zaman daha fazla kişi “eski köye yeni adet” getirmeye başlayacak?

ABD , Google, Facebook ve Apple gibi milyarlarca dolar değere ulaşan markaları yarattığı silikon Vadisinde bu yeni buluşları en yüksek düzeyde başaran bir ülke olarak bu inovasyon ekosistemini nasıl kurdu ve sürdürülebilir kıldı?

Tarih boyunca sektörel gereksinimlerin; hızlı, güvenilir ve yenilikçi bir anlayış ile karşılamaya çalışan endüstri, hızla gelişen teknoloji olanakları sayesinde şimdilerde yeni bir sanayi devrimi olarak kabul edilen Endüstri 4.0'ın başlangıcında.

Bu konuda TÜSİAD ın hazırladığı bir rapor var. Önce ülkemiz teknolojisinin bir fotoğrafına bakalım; Türkiye ihracatındaki İleri teknoloji Ürünlerinin payı sadece %3.7 dir. AB de bu oran %15. Biz de düşük teknolojili üretimin payı: %37 dir. Girişimcilerimizin yaklaşık %60 ı düşük teknoloji ile çalışıyor. Daha önce bu konularda sanayi stratejileri oluşturulsa da uygulamada çok da başarılı olamadığımız görülmektedir. Buna göre ülkemizin bu dönüşümü gerçekleştirebilmesi için önümüzdeki 10 yıl içerinde yılda yaklaşık 10-15 milyar TL yatırım yapması gereklidir. 10 yılda harcanacak toplam 150 milyar TL karşılığında verimlilikteki artış %4-7 arasında olacak ve 50 milyar TL lik bir verimlilik artışı sağlanabilecektir. Sanayi 4.0 ve global değer zincirine entegrasyon ile yaratılacak rekabet üstünlüğünün sanayi üretiminde %3 artış ve GSYİH da da %1 ek büyüme sağlaması beklenmektedir ki bu da 150-200 milyar TL lik bir milli gelir artışı demektir. Başka bir istatistik; Digitalleşme oranını %10 arttıran ülkeler GSMH nı 1.5 puan arttırıyor. Makinaların birbiriyle konuştuğu, raftaki ürünlerin satışının anında elektronik sistemle fabrikadaki üretim yapılan makinalara bildirildiği ve üretim planlamasının otomatik olarak o bilgiler doğrultusunda yapıldığı yepyeni bir süreçden, iş yapış biçiminden bahsediyoruz.

Sanayi 4.0 ı tetikleyen 9 Teknoloji var; 1. Büyük Veri ve Analiz, 2. Artırılmış Gerçeklik, 3. Eklemeli üretim, 3-D baskı, 4. Bulut, 5. Siber Güvenlik, 6. Akıllı Robotlar, 7. Simülasyon, 8. Yatay/Dikey yazılım-sistem entegrasyonu, 9. Nesnelerin interneti. Türkiyede Siemens yanında, Bosch, Arçelik, Mercedes Benz de Sanayi 4.0 çağına uygun üretime başlamış durumdalr ve geliştirmektedirler.

TOBB de Endüstri 4. O konusuna ilgi duyarak Mart ayında Almanyaya bir inceleme heyeti göndererek Bosch, Siemens, Mercedes ve Wittenstein üretim tesislerini ziyaret

ederek uygulamaları gözledi. Burada da görüldü ki Türkiye sanayisini digitalleştirmek durumundadır.

Bosch, Stutgardda 310 milyon Euro yatırımla bir Endüstri 4.0 Kampüsü kurdu. 1.700 kişinin görev yaptığı bu kmpüs de çok sayıda Türk mühendiste çalışmaktadır.

Mesela kısa bir süre sonra burada üretilip ticari olarak piyasaya sunulacak robotlar; zehirli tarım ilacı kullanmadan sensörler ve kameralarla yabani otları algılıyor ve temizliyor. Küçük pistonlarla otu toprağa gömüyor. Adı Bonirob olan ve 2018 de piyasaya ticari bir ürün olarak sunulacak bu robotun fiyatının 250 bin USD olması planlanıyor. 2015 yılında sanayide kullanılan robot sayısı sadece 80 bin iken Kaldı ki 2018 yılında sanayi üretiminde kullanılması muhtemel robot sayısı 1.3 milyon adet olacak ve bunun yarısını Asya ülkeleri kullanacak.

Yine Bosch un bazı tesislerinde insanlarla robotlar bir arada yaşıyor. Bütün robotlar insan dokusuna ve enerjisine duyarlı sensörlerle donatılmış durumda. Böylece robotların insana temas ederek zarar vermeleri engellenmiş oluyor.

Dünyada Endüstri 4.0 ın öncülüğünü Almanya yaparken , ülkemizde 160 yılını dolduran Siemens firmasının da Türkiyedeki çalışmaları dikkat çekmektedir.Nitekim Şubat ayında Simens Türkiye bir Endüstri 4. 0 Platformu kurdu. Bir portal oluşturdu. Almanya 20 yılda bu devrimi gerçekleştirmeyi planlamaktaysa Türkiyenin de en geç 30 yılda bu hedefe ulaşması gereklidir.

Adidas, Sanayi 4.0 ile daha ucuza ve daha kaliteli üretim için 20 yıl sonra Almanyaya geri dönüyor. Üretimi artık robotlar yapacak. Şirket ayrıca ABD de Sanayi 4.0 ile çalışacak bir fabrika açacak. İstihdam nasıl etkilenecek? Sanayi 4.0 ile Türkiyenin önümüzdeki 10 yıllık süreçde üretimde orta ve düşük nitelikli işgücü istihdamında 400-500 bin azalma beklenmektedir. Ancak, bununla birlikte yüksek nitelikli ilave 100 bin uzman ihtiyacı doğacağı ve ileri sanayileşmenin getireceği büyüme sonunda 400-500 bin yeni iş imkanı doğacak. Yibe sanayi 4.0 ın getireceği yıllık ek %2-3 büyüme verimliliğe dayalı istihdam kayıplarını telafi edecek. Önümüzdeki 10 yılda istihdam da %5 mutlak bir artış olacak. Makinaların birbiriyle konuştuğu, raftaki ürünlerin satışının anında elektronik sistemle fabrikadaki üretim yapılan makinalara bildirildiği ve üretim planlamasının otomatik olarak o bilgiler doğrultusunda yapıldığı yepyeni bir süreçden, iş yapış biçiminden bahsediyoruz.

Sanayi alanında temelini sağlamlaştırmaya çalışan Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler, geçmiş oluşumlarını değiştirmeyi gelişmiş ülkeler gibi çok düşünmeden, belirledikleri Endüstri 4.0 Vizyonları doğrultusunda daha hızlı yatırım yapabilir ve daha rekabetçi bir konuma gelebilirler. Yani teknolojiyi içselleştiren ve büyümekte olan işgücüyle Türkiye küresel ekonomideki rolünü değiştirebilecek büyük bir dönüşüm fırsatının eşiğindedir. Bu konuda bir platform kurulmalı ve bir Yol Haritası belirlemeli ve titizlikle de uygulamalıdır.

Kuşkusuz çocuklar ve gençler başta olmak üzere inovasyon konusunda bir dönüşüm hareketi başlatarak bu kültürün toplumun yaygın bir kesimine ulaşmasını sağlamalıyız. Gençlerimize bunu onların da başarabileceğine dair özgüven aşılamak gerekir.

2013 yılında Obama “ ABD yi yeni işler ve üretim için bir cazibe merkezi haline getirmeliyiz diyor ve 3 yıl içerisinde 500 bin yeni istihdam yaratıyor. Cat, Japonyadan ABD ye Ford da Meksikadan ABD ye dönüş yapıyor. 2015 de Merkel, Endüstri 4.0 ve Büyük Verinin Alanya üretim ekosisteminin ayrılmaz parçası haline gelmelidir dedi. Bir zamanlar Made in Germany, Japan , USA yazan teknolojik ürünlerin çoğunun arkasında Made in Chine yazıyordu. Yani bu ülkelerin güçlü markaları varlıklarını koruyabildikleri sürece küreselleşmenin bir parçası olarak üretimlerini Çin e taşımışlardı. Tabi Çin de sadece bir fason üretim merkezi olmak istemedi. O da kendi markalarını yaratmaya başladı. Ve hatta akıllı tlf, tablat, bilgisayar ve Tv gibi tüketici elektroniğinde bunu başardılar ve adeta Avrupa markalarını bu alanda silindir gibi ezip geçtiler. Ki otomotivde de benzer bir son görünüyor Avrupalı markalar için.

Endüstri 4.0 , digital dönüşüm ABD ve Avrupa için üretim sanayinde rekabette bir avantaj getirebilir. İstihdam maliyetlerinin düşük olduğu ve lojistik avantajları olan Türkiye ise yaratacağı maliyet avantajları sayesinde bir üretim merkezi olabilir. Bu konuda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı strateji yapıcılarının bu Endüstri 4.0 konusuna daha fazla geç kalmadan eğilmeleri gereklidir. Evet, sanayimiz yepyeni bir çağın eşiğinde. Endüstrinin Rönesansı olarak adlandırılan bu alanda umarım daha fazla geç kalmayız.

Kapsamlı bir dönüşüm için firmalar ve girişimciler kadar iş dünyası örgütlerine ve politika yapıcılarımıza da önemli görevler düşmektedir. Teknolojik dönüşümün doğru bir şekilde yapılması için uzun vadeli eğitim politikalarına ihtiyacımız olduğu kuşkusuzdur. Ayrıca yeterli alt yapının kurulması için de siyaset kurumunun kararlılığına kararlılığına had safhada ihtiyacımız vardır.

Salih Pala

MERSİN KENT HABER

Advert
DİĞER HABERLER
Türkiye’de Yabancı Müzik Alışkanlıkları Açıklandı

Türkiye’de Yabancı Müzik Alışkanlıkları Açıklandı

30-01-2024 - RÖPORTAJ

MAXUS, Doğan Trend ve Derya Grup Güvencesiyle Mersin’de…

MAXUS, Doğan Trend ve Derya Grup Güvencesiyle Mersin’de…

04-10-2023 - RÖPORTAJ