“Bugün burada tüketiciyi koruma kanunu adı altında bir kanun görüşüyoruz ancak bu kanun tüketiciyi falan koruyan bir kanun değil” diyen Talat Dinçer, AKP hükûmetinin, bazı kanunları kılıf yaparak, sipariş edilen kanunları bu kanunun içerisine koyarak Meclisten geçirme gayreti içerisinde olduğuna dikkat çekti.
Dinçer, “Burada da özellikle bu kanunun içerisindeki 11'inci ve 12'nci maddeler, sipariş üzerine verilen, tüketiciyi korumayan ancak küresel, dev firmalara büyük avantajlar sağlayan, bir kıyakçılık maddesini içeren hükümleri ifade ediyor. Açık ve aleni bir şekilde küresel firmalara milyarlık gelirden vazgeçerken öbür taraftan binlerce küçük işletmeyi de sıkıntıya sokan bir kanun. Şimdi, bu kanun yasalaştığı takdirde özellikle küçük ve orta boy işletmeler genellikle kapısına kilit vuracak; durum öyle görünüyor ama bu arada -büyük firmalara milyarlık derecede- üç yılda 100 milyar gibi bir kazancı büyük firmaların da kasasına koymuş olacak” dedi.
Türkiye’de 3,5 milyon esnafın, 600 bin civarında da e-ticaretle uğraşan küçük ve orta boy işletmenin olduğunu ifade eden Talat Dinçer, “Eğer bu kanun yasalaştığı takdirde, 11'inci ve 12'nci maddeler yasalaştığı takdirde bizim bu 600 bin esnafımızın hiçbir yaşama şansı kalmayacak” dedi.
Bu yılın sonunda yüklü bir vergi ve lisans borcu çıkması beklenen bazı büyük şirketlerin, mecliste kapı kapı gezerek bazı kanun maddelerini bu tasarının içine koyduklarına değinen Talat Dinçer, “Şimdi, biz diyoruz ki: 3,5 milyon esnaf, 2000 yılından bu tarafa perakende yasasını çıkarın diye AK Parti hükûmetinin kapısını çalıyor, Bakanların kapısını çalıyor. Perakende yasasını yirmi yılda, yirmi iki yılda çıkarmadınız ama daha iki yıl önce değiştirdiğiniz bir kanunun daha sonuçlarını görmeden Trendyol gibi firmaların siparişini bu kanunun içerisine soktunuz ve bunu, bugün, burada çıkarmak için mücadele ediyorsunuz. Ama bunu çıkardığınız takdirde unutmayın ki binlerce esnafın vebalini alacaksınız. Daha düne kadar vergi toplamak adına, ekonomiyi düzeltmek adına, kapı kapı dolaşıp böyle "Nasıl vergi alacağız?" diye alternatifler üretirken bugün bakıyorsunuz, milyarlarca lirayı bir firmanın cebinde bırakıyorsunuz. Bu para bizim millî hazinemize ödenecekti ama bundan vazgeçiyorsunuz. Ülke genelindeki emeklilerimiz 12 bin 500 lirayla çarşıya, pazara çıkamazken, dar gelirliler inim inim "açız" diye sokakta bağırırken, siftah yapmadan dükkân kapatan esnaflar "Nasıl ödemelerimizi yerine getireceğiz?" diye beklerken, bu ülkenin gençleri umudunu yitirmişken, kendilerine gidecek yer ararken, çiftçimiz ürettiği ürünü satamazken milyarlık gelirden vazgeçilmesini ben anlayamıyorum. Bunu da sizlerin takdirine bırakıyorum.”
Küçük esnafın ülkenin sigortası olduğuna değinen Talat Dinçer, “Bakın, düne kadar gene yandaş firmalarınızla, "Üç harfliler" dediğimiz firmalarla esnafı boğdunuz. Her sokağın başına sonuna bunları yerleştirerek, bu ülkede ayakta durmaya çalışan, her şeyini ortaya koyarak iş yeri kuran o küçük esnafları yok ettiniz. Şimdi, gelmişsiniz, burada 11 ile 12'nci maddeyle bunlar mutlaka yasalaşmalı, Trendyol'un cebinde üç yılda 100 milyar kalmalı diyorsunuz. Bunu sizin takdirinize bırakıyorum. Bu vebalin altında kalmayın, gelin bu 11 ve 12'nci maddeleri bu taslaktan çıkaralım” dedi.