GÜNCEL
Giriş Tarihi : 20-07-2023 14:29   Güncelleme : 21-07-2023 10:50

MERSİN'DE BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK BAYRAMI TÖRENLERLE KUTLANDI

KKTC Mersin Başkonsolosluğu, 20 Temmuz 1974'te Barış Harekatı'nın 49. yıldönümünde Mersin'de Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerle kutlandı.

MERSİN'DE BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK BAYRAMI TÖRENLERLE KUTLANDI

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) , 20 Temmuz 1974'te düzenlenen Barış Harekatı'ın yıl dönümünü Barış ve Özgürlük Bayram olarak Kıbrıs'ta , Mersin'de, Türkiye'de  ve Dış Temsişlciliklerde törenlerle kutlanıyor

Mersin'de Barış ve Özgürlük Bayramı Cumhuriyet Alanı'nda düzenlenen törenle kutlandı. Törene KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, Mersin Vali Yardımcısı Alp Eren Yılmaz, Mersin Büyükşehir Başkan Vekili Bedri  Dursun, CHP Mersin milletvekili Talat Dinçer, AK Parti Mersin milletvekili Ali Kıratlı,  Gazi Dernekleri ve STK Temsilcileri, Gaziler, Gazi Aileleri,, kent protokolü katıldı.

KKTC Mersin Başkonsolosu Mendeli, Atatürk Anıtı'na çelenk koydu.  Çelenklerin konulmasından sonra saygı duruşunda bulunuldu. Tören,Belediye Bandosu eşliğinde söylenen İstiklal Marşı ile devam  etti.

Günün anlam ve önemiyle ilgili Deniz Subayı bir konuşma yaptı.

KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli törende yaptığı konuşmasında;  "Kıbrıs Türk Halkı’nı aydınlığa, özgürlüğe ve bağımsızlığa kavuşturan 20 Temmuz Barış Harekatı’nm 49. yılını, Mersin?de, her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir coşku ve heyecanla kutluyoruz.

Barış harekâtı, kendi yurdunda var ve hür olma mücadelesini kazanan Kıbrıs Türkü’nün, Anavatan Türkiye ile omuz omuza, her türlü zorluğa göğüs gerebileceğinin en asil ispatıdır.

Bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde korkusuzca, özgürce yaşıyorsak, bunu halkımızın büyük fedakârlıklarına, direnişine, Aziz Şehitlerimize, Kahraman Mücahit ve Mehmetçiklerimize borçluyuz.

Bu vesileyle, bu kutlu yıl dönümünde, başta Özgürlük Mücadelesi Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit ve kabine üyeleri olmak üzere vatanımız uğruna canlarını feda eden tüm Şehitlerimizi rahmetle, Gazilerimizi, Mücahit ve Mehmetçiklerimizi minnetle yâd ediyorum.

Rum tarafı Kıbrıs’ın yakın tarihini hep 20 Temmuz 1974’ten itibaren yazmak istese de, Kıbrıs sorunu, esasen, 1955Terde başlamıştır. Kıbrıs’ta 49 yıl öncesine kadar, Kıbrıs Türk Halkı, mermilerin hedefi olmakta, sokaklarda zulüm hüküm sürmekte ve Türklere karşı insanlık dışı sindirme çabaları hâkim olmaktaydı. Kıbrıs Türk Halkı 1963’ten 1974’e kadar 11 yıl boyunca bu zulme direnmiş, kimliğine sahip çıkmış, adada onuruyla var olma hakkından vazgeçmemiştir.

Halkımız, 1974 yılında, Mutlu Barış Harekâtıyla, bayrağına, toprağına, egemenliğine ve güvenliğine kavuşmuş, adanın tümüne barış ve huzur gelmiştir. İkinci harekâtla tesis edilen iki kesimlilik sayesinde ise önce Kıbrıs Türk Federe Devleti ve 1983 itibarıyla da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulmuştur.

Bizler, Kıbrıs Türk Halkı olarak, meşru haklarımızı ve güvenliğimizi teminat altına alacak şekilde, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşabilmek için üzerimize düşeni iyi niyetle yapmış olmamıza rağmen, müzakereler bu güne kadar başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Adadaki çözümsüzlüğün yegâne sebebi, tüm dünyanın bildiği ancak görmezden geldiği, uluslararası camia tarafından yıllarca şımartılan Rum -Yunan İkilisi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 186 sayılı hatalı kararıdır. Öte yandan, Rumlar, bir Rum devletine dönüştürdükleri sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’ne” dayalı bir çözüm modelini dayattıkları, Türkiye’nin garantörlüğü kalkmadan, Türk askeri çekilmeden, Maraş iade edilmeden çözümün olmayacağı söylemlerinde ısrar ettikleri sürece adada bir çözüm beklemek mümkün değildir.

Bizler, Türk tarafı olarak, Kıbrıs’ta, müzakere yolu ile adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşmadan yana olduğumuzu yinelerken, çözüm yolunda, Mücahit ve Mehmetçiklerimizin, bu topraklarda Kıbrıs Türk Halkı’nın geleceği için şehit olduklarının da bilinci içerisinde olduğumuzu vurgulamak isterim. Onların bıraktıkları emaneti korumak elbette ki hepimizin boynunun borcudur.

Bu onur günümüzde, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, İstiklal Savaşı kahramanları ile Barış Harekâtı’nda canlarını feda eden tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle, gazilerimizi de şükranla anıyorum.

Sözlerime son verirken tüm yurttaşlarımızın 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’m en kalbi duygularımla kutlarım." ifadeleri yer aldı.

Törende öğrenciler Kıbrıs ile ilgili kahramanlık şiirleri okudu.

Mersin Büyükşehir Halk Oyunları Topluluğu Kıbrıs Yöresel Halk Oyunları sundu.

Törenin ardından Gaziler, gazi yakınları Vali Ali Hamza Pehlivan, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik, CHP Mersin milletvekili Gülcan Kış, KKYC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, Mersin İl Emniyet Müdürü Mehmet Aslan'ın da katıldığı öğle yemeğinde bir araya geldi. 

Suphi Öner Öğretmenevi'nde gazi ve gazi ailelerine verilen yemekte Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli birer konuşma yaptı.

Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan; ‘Bugün Kıbrıs Barış Harekatı'nın 49. yıl dönümü. Bu vesileyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin barış ve özgürlük gününü kutluyorum. Hayırlara, iyiliklere ve güzelliklere vesile olmasını diliyorum.


Kıbrıs 1571 tarihinde Osmanlı Devleti tarafından fethedilmiştir. 3 yüzyıl boyunca Türk Milletinin yönetimindeyken sorunsuz bir şekilde adada yaşam devam etmiştir. 93 Harbi, akabinde 1878 yılında İngilizlerle imzalanan Berlin Anlaşması ve devamında sürekli olumsuza doğru giden bir süreç yaşanmıştır. Kurtuluş Savaşı yılları Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Milli Mücadeleyi kazanan milletimiz Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte yeniden ayağa kalktıktan sonra diğer birçok meselelerde olduğu gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet ilgili olan konuları da yakından takip etmiştir. Çünkü orada bizim soydaşlarımız, kardeşlerimiz yaşıyor. Özellikle 1963 ve 1974 yılları adadaki Türk kardeşlerimiz için karanlık dönemlerdir. Aslında bu süreç 50‘li yıllarda başlıyordu. Ama 60’lı yıllardan sonra artık mezalime dönüştü. Oradaki soydaşlarımız zulüm görmeye başladı. Nitekim bir 15 Temmuz günü Yunan darbesi söz konusu oldu. İşte 5 gün önce idrak ettiğimiz 15 Temmuz gününde olduğu gibi maalesef oradaki Türk varlığını yok etmeye yönelik ve Türk Milletini oradan bertaraf etmeye yönelik adımlar atıldı, buna cüret gösterildi. Bu noktada da rahmetle andığımız o dönemki Başbakanımız,Başbakan Yardımcımız,,Bakanlarımız, Meclisimiz, Türk Milleti adına bir barış harekatı yapma kararı almıştır.


Kıbrıs Barış Harekatı'nın şairi İbrahim Günaydın diyor ki;
‘Türk'ün tarihi şanlı zaferlerle doludur
Yakmak, yıkmak değil, yolu barış yoludur.’
Hakikaten de öyledir. Tarihe baktığımızda biz millet olarak, devlet olarak durup dururken kimsenin toprağında, ülkesinde, devletinde asla gözümüz olmamıştır. Ama işte Kıbrıs'ta yaşandığı gibi varlığımıza, birliğimize, göz dikildiğinde ve buna yönelik adım atıldığında işte o zaman kılıçtan keskin olmayı bilmişizdir, işte o zaman şefkat yüzümüz yanında şiddet yüzümüzün de olduğunu bütün dünyaya göstermişizdir.


Kıbrıs'ta da işte kahramanlarımız o mücadeleyi karadan, havadan, denizden vermek suretiyle adaya huzuru, barışı, esenliği getirmiştir. Ömründe paraşütle bir kere dahi atlamamış olan, o kahramanlarımız o gün saat sabah altı 6:05 te yola çıkıp Kıbrıs semalarında canını vermeyi göze alarak o yangınların, yanan tarlaların üzerine atlamayı bilmiştir. 1700’e yakın şehidimiz olmuştur. Asker, sivil, dahil olmak üzere, 38 binin üzerinde yaklaşık 39 bin gazimiz olmuştur. 600’e yakın Gazimiz Mersinlidir. Yine 17 Şehidimiz Mersinlidir. Allah hepinizden razı olsun.

Onların verdiği mücadelelerle işte Kıbrıs'ta bugün Türk varlığından bahsedebiliyoruz." dedi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 49. yıl dönümünü kutlayarak, “ ‘Bugün adaya savaş için değil, barış için gidiyoruz. Sadece Kıbrıslı Türkler için değil, Kıbrıslı Rumlar için de barışı getirmek istiyoruz’ diyerek Ayşe'yi tatile çıkaran rahmete ermiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı Bülent Ecevit’in ve onun kabinesinde yer alan saygıdeğer bakanların kararıyla Kıbrıs'a yavru vatana soydaşlarımıza, barışı, huzuru, refahı götürdüğümüz yıl dönümü hepimize kutlu olsun. Kıbrıs bizim için yavru vatan. Soydaşlarımız, kardeşlerimiz. Elbette ki orada yaşayan Rumların Yunanistan’ı varsa, İngiltere’si varsa Kıbrıs'ta yaşayan Türklerin de Türkiye'si var, anavatanı var, bizler varız. Kıbrıslı Türkleri bizden ayrı tutmayız. Onlar her zaman kalbimizde, aklımızda, fikrimizde, dünyamızda” dedi.

Yemek öncesi kuranı kerim  tilaveti yapıldı, dualar okundu.

Salih Pala

MERSİN KENT HABER

EditörEditör