GÜNCEL
Giriş Tarihi : 22-12-2018 18:43   Güncelleme : 22-12-2018 18:43

PİR HASAN KILAVUZ, MARAŞ KERBELADIR.

Mersin Cemevi'nde Maraş Katliamının 40. Yılında anma etkinliği düzenledi.

PİR HASAN KILAVUZ, MARAŞ KERBELADIR.

 Anma programına çok sayıda Alevi Yurttaşalrın yanı sıra  demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerin temsilcileri katıldı. Program çerağlar uyandırılarak başlandı.

Mersin Cemevi İnanç Kurulu Başkanı Erdoğan Sevin Dede’nin okuduğu Gülbengin, ardından katliamda yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. 
Mersin Cemevi Başkanı Pir Hasan Kılavuz yaptığı açılış konuşmasında ‘’ 1973 yılında Mustafa Ramazan oğlu tarafından yayınlanan kitapçıkta,  ‘’ Alevilere, demokratlara, aydınlara, ilericilere, kin ve nefret kusarak bunların öldürülmesinin sevap olduğunu’’ söyledi. Nur tarikata bağlı bu kişinin kitapçığı her yerde dağıtılıyordu. Bu yayınları devletin ilgili makamları bildiği halde önüne geçmedi. Alevi Pir’leri buyurmuşlar;’’ Nerede zülüm ve yıkım varsa, nerede acı ve gözyaşı varsa, ister meydanlarda, ister zindanlarda orası Kerbela’dır. ‘’ Maraş’ta Kerbeladır. En acımasız savaşlarda bile  silahsız insanlara kurşun sıkılmıyor. En acımasız savaşta bile gebe kadının karnı yarılarak cenin çıkarılmıyor.  Bu yaşanalar  Maraş’ta oldu. Dava 23 yıl sürdü.22 kişiye idam,7 kişiye müebbet hapis, verildi. Esas katliamdan sorumlu olan 68 kişiye geçmişten günümüze kadar hala ulaşılmadı. Bunlar ülkemizde ve ülkemiz dışındaki devletlerin koruması altındadır. Hiçbir zaman mahkeme önüne çıkmadılar. Bu  topraklarda  acıyı bal eğleyen pirlerimiz, yaşayan halkla birlikteliği yeğlemiştir. Mazlumdan yana olmuştur. Haklara, inançlara, kültürlere saygılı bir düzenin oluşmasını telkin etmiştir. Halklar arasında kuşku ve güvensizliğin son bulması, kin, öfke ve nefretin sevgiye dönüşmesini bu güzelim topraklarda yaşayan tüm halkların ve inançların, birbirlerinin haklarına saygılı kardeşçe, el ele, barış içinde birlikte olmalarını yüce haktan niyaz ederim.’’ Diye konuştu.
 
Mersin Maraşlılar Derneği Başkanı Sabri Meraklı ‘’  Maraş Katliamı önceden planlanmıştır. Miliyet Gazetesinde Türkeş’in verdiği demeç  şöyle:’’ Erzurum ve K.Maraş ‘ta olaylar çıkabilir.Bu  haberle Maraş’ta yaşayan sol görüşlü ve devrimciler hedef gösterildi. Olayın global boyutunda ise, Amerika, CIA parmağı vardır . Amerikan elçisi olaylar öncesi Çorum’a giderek, Adalet Partisi binasında şu ifadeyi kullanır:’’ Sizin burada Aleviler var mı? Aleviler resmen hedef gösterilmiştir. Maraş’ta iki öğretmenin perşembe  günü öldürülmesi tesadüf değildir.  Cuma günü camilerden anons yapılması olayın tezgahlandığının göstergesidir. Alevilere sahip çıkan Sünni devrimcileri de  unutmamak gerek. Örnek Muhammed  Arifoğlu,  Alevilerin yanında  yer aldı. Maraş Katliamından sonra Maraş’ı terk etmek zorunda kaldı. Maraş Katliamını unutmak mümkün değil. ’diye konuştu.
Maraş katliamı tanıklarından Ali Bozkurt’’  Alevilere ölüm sloganı atarak mahallemizde gericiler evleri yaktılar. Yaşanan  olayları görünce bizler  polis ve askerden ümidimizi kestik. Bizim köyümüzden 16 kişi hakka yürüdü. Hakka yürüyenlerin 11 kişisi  askeri tel örgünün hemen yanındaydı .Asker seyirci kaldı.  Maraş Katliamı sırasında  abim yaralanmıştı. Abimi bulmak için  hastanelere  korkarak gidip arıyorduk. Adana, Antep’teki hastaneleri tek tek dolaştık. Kimse doğru bilgi vermiyordu.    En son  kendi çabamızla bulduk. Maraş Katliamı acısı aradan yıllar geçmesine rağmen devam ediyor. ‘’Diye belirtti.
Maraş Katliamı tanıklarından Ali Doğan ‘’ Olayın seyri hakkında bir çok  kitap yazıldı. Bunlardan bir tanesi de abim yazdı. Abim belgesel tarzda, hukukçu yönüyle yazdı. Abimin her yönüyle adaleti savunan yönü vardı. Tarafsız bir şekilde yazdı. Abimin Milletvekili olmasından dolayı 52 kişi  evimizi güvenli olarak gördüklerinden bize sığındılar. Bizim evde  telefon olduğundan  hem abimle  ,hem de Ecevit’le görüştüm. Yaşanan olaylar karşısında son aşamaya gelmişti ve ben  çok doluydum, Ecevit’e hakarete varır hitaplarım oldu. Fabrikamda çalışan  işçi  sesini duydum, ‘’Kuran hakkı için seni öldürmeyeceğiz .’’diye  bağırıyordu. Evimiz yakmışlardı. Evimiz  bir yandan yanıyor, bir yandan da silah sesi geliyordu. Ben aileme şunu dedim: ’’  Aşağıya kesinlikle  inmeyeceğiz. Hepimiz birbirimize niyaz olduk. Birbirimize sarılarak ruhumuzu teslim  ederiz. İki dakika geçmeden evimizin içinde , ateşin yanında farklı bir ateş daha geldi . Jandarma dışarıda bin ya da iki bin kişiye müdahale ederek bize ulaşmış.  Evde yangın olduğundan yukarıdan aşağıya inmek imkansızdı. Ben altı aylık çocuğumu askerin kucağına atarak kurtardım. Acı olaylar yaşadık. Bu kadar acı olayları yaşamama rağmen kin ve nefret duygusu taşımadım.   Alevi toplumu kin ve nefretten, cebir ve şiddetten uzak tutmuştur. Biz barıştan ve sevgiden yanayız. 
Maraş Katliamı anması, İngiltere Parlamentosunda gerçekleşirken, bizim mecliste ise  kabul görmüyor. Kin ve nefret devam etmesi en büyük acıdır. 
Biz  halk olarak şunu yapmalıyız:  Kültürümüzü sahiplenmeliyiz. Eğitime çok önem vermeliyiz.  Ekonomik olarak ilerlemeliyiz.’’ Diye konuştu. 
Konuşmaların ardından Mustafa ve Onur Talipoğlu, Erhan Toprak, Erkan Çanakçının  seslendirdiği deyişlerle ve çerağların sırlanmasıyla anma programımız son buldu.
MERSİN KENT HABER
PalaPala