Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de ‘Bir film şehri olarak Mersin’ sloganıyla kurulan ‘Mersin Sinema Ofisi’nin tanıtım toplantısına katıldı.
Tanıtım Toplantısı’na Başkan Seçer ve eşi Meral Seçer’in yanı sıra; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Gülcan Kış, CHP Mersin İl Başkanı Koral Ömür, yapımcı, yönetmen ve oyuncular, oda, dernek ve sendika temsilcileri ile basın mensupları katıldı.
Mersin’in sinema sektöründeki tanınırlığı Sinema Ofisi ile artacak
Mersin’de film çekmeyi planlayan tüm prodüksiyonlara yardım etmek amacıyla Büyükşehir Belediyesi Mersin’e Değer Katanlar Kurulu (MEDEKA) Sinema Kurulu öncülüğünde ‘Bir film şehri olarak Mersin’ sloganıyla kurulan ‘Mersin Sinema Ofisi’, kentte gerçekleştirilecek projeler için lokasyon, kaynak ve yaratıcı çözümler bulmayı hedefliyor. Yapımcılar için izinler, şehir hizmetleri ve lojistik destek dahil olmak üzere tüm prodüksiyon ihtiyaçları için bir irtibat noktası haline gelecek ‘Mersin Sinema Ofisi’, kentin turizm ve ekonomisine katkı sağlayacak.
Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası tarafından verilen mini konser ile başlayan toplantı, Mersin Sinema Ofisi’nin tanıtım videosunun gösterimi ve ardından konuşmalarla devam etti.
Seçer: “MEDEKA kentin değerine değer katıyor”
Mersin için çok değerli ve önemli bir amaç için bir araya geldiklerini söyleyen Başkan Vahap Seçer, Mersin Sinema Ofisi’nin kurulmasında öncülük eden MEDEKA’nın kentteki kültür ve sanat alanına yapılan en önemli katkılardan biri olduğunu söyledi. MEDEKA’da fotoğraf, edebiyat, arkeoloji, resim, sinema, sahne sanatları gibi toplam 12 kurul olduğunu belirten Seçer, kentte yapılan organizasyonların da bu kurullarca belirlendiğini hatırlatarak, “Muazzam başlangıçlar yaptık. Edebiyat Festivali, Tarsus Festivali, Roman Ödülü, Şiir Ödülü, Resim Ödülü, Fotoğraf Ödülü… Bunları ben icat etmiyorum. MEDEKA’da alanında uzman insanlar kentin değerine değer katıyor” dedi.
“Mersin film çekimleri için oldukça uygun bir yer”
Mersin’in göçlerle kurulmuş ve film çekimleri için oldukça uygun bir yer olduğunu söyleyen Seçer, “Tarih, deniz, Toros Dağları burada. Türkiye’nin 72 milleti burada. Yörük Türkmen, Kürt, Arap, Çerkez, Suriyeli, Rus, Ukraynalı, Belçikalı, herkesi burada bulursunuz. Bu kadar geniş bir imkân sunuyor, hayata dair her şey var, film dediğiniz de hayata dair hikâyelerdir. Mersin Limanı’nda film çekebilirsin veya gidip bir fabrikada film çekebilirsin. Ya da burası tarım bölgesi, tarım alanında, portakal bahçesinde, sebze üreten serada bir film çekebilirsin” diye konuştu.
“Temel amacımız Mersin’i sadece Türkiye’ye değil dünyaya tanıtmak”
Film sektörünün meşakkatli bir sektör olduğuna dikkat çeken Seçer, “Bir işe giriştiğiniz zaman bilgi birikiminiz ve buna ait bütçeniz yoksa iş yapamaz, başarılı olamazsınız. Temel amacımız Mersin’i sadece Türkiye’ye değil dünyaya tanıtmak. Bunun için hem insan kaynağı yeterli hem de bütçe. Katkı sunmaya çok uygun yapımları ve yapımcıları buraya davet edelim. Biz imkânları sağlarız. Bürokraside işlerini kolaylaştırırız, onlara mihmandarlık yaparız, lojistik destek sağlarız. Eğer birkaç film veya dizi başarabilirsek, biz marş motoru görevini yapmış olacağız. Motor çalışacak ve sürüp gidecek” ifadelerine yer verdi. Amaçlarının Mersin’de güzel işler yapıldığını duyurmak olduğunu söyleyen Seçer, Mersin Sinema Ofisi’nin hayata geçmesine katkı sunan ve tanıtım toplantısına gelen herkese teşekkür etti.
İzol: “Büyükşehir ilk adımını Roza Filmi’ne katkısıyla atmış oldu
Mersin’de yaşanan bir olaydan esinlenerek ‘Roza’ kitabını yazan ve beyaz perdeye taşınmasına destek olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meclis Başkanı Hamit İzol, Büyükşehir’in Roza filmine desteği ile sanatseverliğini gözler önüne serdiğini söyledi. Sinema sektörünün zor zamanlar yaşadığını kaydeden İzol, “Başkanımızın bu konuya parmak basması ve destek olması Mersin’in tanıtımında, bilinirliğinde çok önemli bir yer almakta. Bir dizi bir şehri dünyaya tanıtabiliyor. Çabasından dolayı ve yüksek sanatseverliğinden dolayı Büyükşehir Belediye Başkanımızı kutluyorum” diye konuştu.
Erkılıç: “Sektörün tüm ihtiyaçları bu ofisten giderilecek”
Sinema Ofisi’nin faaliyetlerine dair açıklama yapan Doç. Dr. Hakan Erkılıç, Mersin’in nasıl bir film şehri olabileceğini anlattı. En başta coğrafyası sayesinde sinematik lokasyonlar olduğuna dikkat çeken Erkılıç, “Hava, deniz, demir yolu ve karayolu var. Adana’dan Hatay’a Gaziantep’e Kapadokya’ya kadar yoğun bir hinterlant da var. Ekipler buraya geldiğinde biz onlara izinler, mekanlar konusunda yardımcı olacağız. Büyükşehir Belediyesi konaklama konusunda da ciddi destekler sağlayacak. Bölgedeki tüm prodüksiyon ihtiyaçlarına yanıt veren bir ofis olacak. Mersin ve sinema sektörü ile irtibat sağlayacağız. Çekim izinlerini ofis olarak biz alacağız” diye anlattı. Erkılıç, farklı şehirlerden gelerek Mersin’de çekim yapmak isteyen sektör temsilcilerine Mersin’i tanıtmak için bir web sitesi kurduklarını da aktardı.
Okan: “Mersin Sinema Ofisi benim için çok kıymetli”
Mersin’e 20 yıl önce geldiğini ve bu sürede çok güzelleştiğini kaydeden Yapımcı Cemal Okan, “Mersin Sinema Ofisi benim için niye kıymetli; biz film çekerken gerçekten çok zorlanıyoruz. Gittiğimiz her ilde başımıza bir ton bela çıkıyor. Biz ofise geleceğiz ve bürokrasiyle uğraşmayacağız. Aslında bu bir başlangıç. Bütün illere yayılmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. Dizi sektöründe Türkiye’nin dünya 3.’sü olduğunu kaydeden Okan, “Böyle bir ili parlatabilir, turizmine de katkı sağlayabiliriz” diyerek, Sinema Ofisi kapsamında yapılacak ilk işe katkı sunacağını müjdeledi.
Akay: “Hikâyeler, toplumları tanımak için çok önemli bir fırsat”
Oyuncu, Yönetmen, Yapımcı ve Senarist Ezel Akay, “Biz yıllardır; ‘Türkiye’de film ofisleri olmalı’ diye yırtılanlardanız. Film ofisleri sinemacılar adına birçok sorunu çözüyor ama daha önemlisi filmlerin tek merkezde yapılıp, üretilip, satılmasının önüne geçiyor. Film yapımları, bütün ülkeye yayılması gereken bir kültürel faaliyet. Onun için filmlere gereken ilgiyi göstermek hepimizin çıkarınadır. Ben film ofislerini, özellikle bu misyonu yerine getirecek önemli kurumlar olarak görüyorum” diye konuştu.
Benkara: “Mersin Sinema Ofisi’ne katkı sunmaktan mutluluk duyacağım”
Film Danışmanı ve IKSV Köprü’de Buluşmalar’ın Direktörü Hayet Benkara ise, Mersin Sinema Ofisi’nin çok önemli bir girişim olduğunun altını çizerek, “Mersin, bölge olarak inanılmaz güzel bir iklime ve hava durumuna sahip. Dolayısıyla film çekimleri için gayet elverişli. Sinema ofisleri ulusal ve uluslararası yapımlar açısından büyük önem arz etmekte. Dolayısıyla önemli ekonomik katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Fırat: “Mersin Sinema Ofisi çok değerli”
Oyuncu ve Dasdas Kurucu Ortağı Mert Fırat, “Mersin gibi bir şehrin hafızasını, onun 13 ilçesini, o her bir ilçenin hikâyesini dünyaya tanıtmak bağlamında böyle bir ofis çok değerli. Biliyorsunuz senaristler, yönetmenler, oyuncular bulundukları şehirlerden ilham alıyorlar. Bazen o şehirlere sadece çekim için girebiliyorlar. Mersin buna çok uygun kültürel mirası ve alt yapıya, yetişmiş insan kaynağına sahip. Ben çok eminim, burada çok kısa sürede, çok değerli çalışmalar olacak. Hem şehri tanıtan hem kültürü ileri taşıyan hem Türkiye’yi hem de Mersin’i tanıtan çalışmalar olacak” diye belirtti.
Lale: “Biz hayal kuran yönetmenlerimizi destekliyoruz”
Başka Sinema Direktörü Armağan Lale, sinema sektörü olarak desteklenmeleri gerektiğinin altını çizerek, “Sinema kolektif ve pahalı bir sanat. Önümüzde yerel seçim var, sonra genel seçim geliyor. Burada kalmaya, burada üretmeye devam etmemiz için hep birlikte elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Hep birlikte bu bilinçle, bu tutkuyla devam edersek bence daha güzel günler göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Boz: “Turna Misali Filmi, belki de Mersin Sinema Ofisi’nin deneme işiydi ve bence başarılı oldu”
Yapımcı, Görüntü Yönetmeni, Yönetmen ve Senarist Eyüp Boz da Turna Misali Filmi’ni Mersin’de çektiğini hatırlattı. Boz, “Turna Misali’nde Vahap Seçer Bey, Mersin Büyükşehir Belediyesi bize çok büyük destekte bulundu. O anı çok iyi hatırlıyorum, Vahap Bey gözümün içine bakarak; ‘Biz size destek vereceğiz’ dediğinde hakikaten vazgeçmek üzere olduğum projeye inançla bağlandım, tekrar umutlandım ve filmimizi Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin de desteğiyle çektik. Uluslararası arenada gösterimlere girdi. Bu belki de Mersin Sinema Ofisi’nin deneme işiydi ve bence başarılı oldu” dedi.
Topaloğlu: “Sinema kenti olmaya aday bir şehir”
Mersin Sinema Ofisi ortakları ile yapılan toplantının sektör bileşenleri için de çok verimli geçtiğini kaydeden Yapımcı Seren Topaloğlu, “Sinema Ofisi’nin arkasında aylardır çalışan bir ekip olduğunu biliyorum. Biz de çok yakın bir zamanda burada bir sinema filmi çekeceğiz ve ne kadar hazırlandıklarını biliyoruz. Bundan sonra artık adım adım güzel bir şekilde ilerleyeceğini düşünüyorum” diye konuştu. Mersin’de mekanların çok çeşitli olduğunu kaydeden Topaloğlu, “Sinema kenti olmaya aday bir şehir, mekan olarak çok zengin. Tabi buna bir de Sinema Ofisi eklenince bu katalizör etkisi görecektir” şeklinde konuştu.
Davut: “Tarihsel ve kültürel yapısı çok güçlü”
Sinema sektörünün ana bileşenlerinden birçoğunun bu toplantıda yer aldığını kaydeden Yönetmen Tunç Davut, “Belediyenin çok büyük kaynakları var. Bunlar biz bağımsız sinemacılar için oldukça önemli kaynaklar. Her şey burada çok daha güzel olacak” dedi. Yakın zamanda Mersin’de sinema filmi çekimine başlayacaklarını kaydeden Davut, “Mersin’in büyük bir kültürler bileşkesi var. Tarihsel ve kültürel yapısı çok güçlü. Bizim öykümüz gereği göç alan bir yer olması gerekliydi. Mersin’in ve Tarsus’un işimize yarayan bir yapısı var” şeklinde konuştu.
Tanıtım Toplantısı, toplu fotoğraf çekimi ve ardından Kent Orkestrası konseriyle sona erdi.
