Mersin’de neler oluyor,neler bitiyor.Sanat alanında nelerin eksikliklerini yaşıyoruz ?
Kentin Gerçek bağlamda nelere ihtiyacı var ki var olanların kent yaşamına damga vurmalı.
Kimin tekelinde sanat,her alanda olduğu gibi sanat alanında da ciddi eleştirmenlerin eksikliği yaşanıyor.Kurumsallaşmayan bu yapı suyun akışına göre kör topal ilerlemesi, üretime engel olduğu kadar kentin enerjisini de yok etmekte olduğu bir gerçek.Entellektüel zemin yaratılması tartışma ortamlarına yeni pratikler sağladığı gibi,pek çok farklılıklar,kültürel zenginliklere yeni pencereler açacağı şüphesizdir.
Sanatı konuşanların ayağı yere basmalı.Kentteki sanat dünyası,sanatçıları,kattıkları değerler ve farkındalıkları bir kuruma kuruluşa bağlı olabileceği gibi,bağımsız ,kendi dinamikleri içinde yoğunluğunun kitlelere taşınması yarattığı potansiyeli,performansı ,etkilediği çevre içinde değer kazanır,özgün değerlerin kent sanatını da bir başka noktaya taşır.
Kentin pek çok sanat mekanı var.Doğal platolar zenginliği yadsınamaz.Dışarıdan gelen insanların kente duyduğu hayranlık doğal,kültürel zenginliğinin yanında tarihsel zenginliğidir.Filozofları,heykeltıraşları,şairleri,yazarları,ressamları ulusal ve uluslararası arenada Mersin’den dünyaya ışık tutuyor.
Kent adına olsun,popüler kültüre ait olsun sanatçının yaratıları ne olursa olsun bu kentte yaşayan,burada sanatını icra eden,burada soluklayan kim olursa olsun bu kentin sanatçısıdır.Bu kentin değeridir.İlhamı bu kente aittir.Bu dinamizmi fark etmeliyiz.Sanatsal yönünü aşağılamadan .Sanat evrensel değerler içerdiği noktada eleştirel bir bakış,sanata ve sanatçıya kent adına daha güzel olanaklar sunulmasının yanında anlaşılmasını da sağlayacak.
Devlet kurumları kendi işlevselliklerini sürdürürken,bağımsız,ya da bir sanatsal grubun içinde yer alanlar,herkesin hakkı kadar kentin dinamiklerinden yaralanabilmeli.Kent onlara sahip çıktığını göstermeli.
Eski ve yeni jenerasyon kavramlarına takılmadan kendi yolunu çizebilmeli sanatçı.Kentin belli alanları da sanat adına doğal mekanlar oluşturarak,kent insanıyla içli dışlı olmalı.Sokak şarkıcıları gibi.Kendi sanat mekanları kendiliğinde yer alır.
Sanat adına tüm sanatsal yapıları oluşturularak sanatın emrine sunmaktan başka çare yok.Bugüne kadar yapılanlar kent belleğinde yer almalı,bugün de süre gelen sanatsal etkinliklere yeni farkındalıklar katacak yeni çalışmalarla daha katılımcı,kitleleri çeken,kentin ortak değeri noktasında birleşmeli. Bunu yaparken,planlarken,ortaya konan gerçek bir yönetmenin elinden çıkmalı.Ölçütü bu olmalı,insanların enerjileri tüketilmeden kent adına sorumluluk almalı.Sanat kente göç eden herkese kendiliğinden bir kentlilik bilincini de katar.
Var olan kültürel zenginlikleri tüketilmesine izin vermeden sanat adına sahip çıkılmasının ne kadar önemli olduğunu dünden daha iyi anlıyoruz.Yaratılan bunca değerler kayıt altına alınmalı,kent belleği içinde kazandırılmasının yanında,yaratılan bunca değerin varlığından sanatçı da kent insanı da haberdar olmalı.
Sanat , kentte sosyal yaşamdan kültürel yaşama kadar katacağı etkinin yanında bireyin eğitimine,sosyalleşmesine ,barış ve huzura kattıkları insanca yaşamanın olmazsa olamazı.
Okullarda verilen sanat eğitimi (resim,müzik gibi) yeterli olmadığını biliyoruz .Aileler üstlendikleri sorumluluklarına sanat alanında da destek vererek çocuklara yön vermeli,iç dünyalarını sanatla zenginleştirmek mecburiyetinde hissetmesi dileğimiz olmalı.
Bu konularda kent adına yapılabilecek çok yolumuz var,kente sanat yönetmenliği yapabilecek değerleri olduğundan da şüphem yok.
Mersin sanat atölyeleri,gösteri salonları,kültür merkezleri bakımından şanslı bir kent,Güzel Sanatlar Fakültesi var,devlet opera ve balesi var. Oda orkestrası var,kültür merkezleri var.Tiyatro dernekleri var.Polifonik koroları.Kadınların oluşturduğu ünlü Aslaköylü Kadınları var.Sinema ve müzik dünyasının ünlü adları bu kenttin insanları.Atıf Yılmaz,Osman Şahin,dünyaca ünlü Ahmet Yeşil’i var.10.’su gerçekleştirilecek olan Mersin Kenti Edebiyat Ödülü’yle Anadolu kentlerine örnek olmaya devam ediyor.Uluslararası Müzik Festivali devam ediyor.Bazıları kurumsallaştı.Kitap Fuar’nını da ikincisi düzenlenirken kitaba ve onun yarattığı değere koşan insanları görmek mutlu ediyor.
Sanat kimsenin tekelinde değil,kent kendi değerini yaratır,biri ötekini ötekileştirmeden sanatın evrensel dili kent olma değerini bize katacak.Mersin’de sanat batıya da doğuya da yükselen en güçlü değer olduğunu unutmayalım.
Salih Pala
MERSİN KENT HABER