Sayın Bahçeli, siyaseti kronolojisi içinde algılamaya/ değerlendirmeye çalışanların anımsayacağı üzere koltuğuna zor oturmuştu.
Türkeş’in 4 Nisan 1997’de vefatının ardından MHP’de 18 Mayıs 1997’de yapılmıştı ilk kongre. 5. Olağanüstü Kongreydi. Birçok adayın yarıştığı o kongrede, ilk tur oylamada sonuç alınamamıştı. İlk tur seçimde genel başkan adaylarından Tuğrul Türkeş 412, Devlet Bahçeli 359, Ramiz Ongun 231, Enis Öksüz 104, Muharrem Şemsek 80 ve İbrahim Çiftçi 13 oy almıştı.
Ne olduysa o kongrede, sonuçların açıklanmasından sonra 4 aday, Bahçeli lehine adaylıktan çekildiler. Birçok olay yaşandı, kongre 6 Temmuz 1997 tarihine ertelendi.
Türkeş'in son yıllarda, partide çeşitli görevler yapmış olan Bahçeli, 6 Temmuz’da yapılan kongrede genel başkanlık koltuğuna oturdu.
Bundan sonraki 5 Kasım 2000, 12 Ekim 2003, 19 Kasım 2006, 8 Kasım 2009, 4 Kasım 2012 ve 21 Mart 2015’teki olağan büyük kongrelerinden de zaferle çıktı.
2018 Martında yapılan 12. Olağan Büyük Kurultay, Bahçeli’nin MHP Genel Başkanlığı görevini yürüttüğü 21 yıllık süreçte, 9’uncu kurultayı oldu.
Bu kongreden de ezici çoğunlukla zaferle çıktı...
Bu ülkemin kaderidir, kongreden büyük zaferlerle çıkanlar seçimlerden de büyük yenilgilerle çıkıyorlar. İttifak yapmasalardı bu seçimlerde galiba sandığa gömüleceklerdi.
Ama kabul etmek gerekir ki sandığa gömüleceği seçimden baraj sorunu yaşamadan çıkmayı planlamak da bir başarıdır; biraz şarklı bir zihniyetle başarılmış olsa da...
***
Bahçeli'nin baraj sorununu ustalıkla çözmesinin ardından seçim sathı mailinde görünmemesine karşın gündem belirliyor olması da başarıdır: Baksanıza özellikle mafya babalarını kurtarmayı hedeflediği apaçık görülen "af teklifi" basında ve siyaset kulislerinde tartışılıp duruyor.
***
Bu ortamda insanların aklına, dün meydanlarda din iman, şan şeref, ahlak namus üzerine edilen yeminler unutularak bugün, AKP'nin kuyruğuna takılmasının nedeni salt baraj sorunu değilmiş, galiba mafyaya ödenecek borcu varmış; siyaseten de olsa gibi fikirler gelmesi doğal değil mi?