CHP’nin çiçeği burnunda milletvekili Cihangir İslam, Merve Kavakçı’nın eski kocası; bağımsız milletvekili idi; dün CHP’ye üye oldu.
Bir You Tuberin “Niye CHP’ye katıldınız, ne yapacaksınız orada?” sorusuna cevap verdi:
- Ümraniye’ye, Sultanbeyli’ye giremiyorsanız seçim kazanamazsınız. Kürt oylarını, Türk muhafazakârlarının oylarını almanız lazım. Ümraniye’de de Sultanbeyli’de de ilgi ve itibar görmeniz lazım.
Bu tespitin itiraz edilir yanı yok. Ancak sorulacak yanı var: Bu Ümraniye’de, Sultanbeyli’de nasıl ilgi ve itibar görülecek; muhafazakâr ve Kürt oyları nasıl alınacak?
Eğer “Sayemde!” diyecekseniz Sayın Cihangir İslam, sorun yok. Değilse şu üç yöntemden biriyle alabilirsiniz o oyları:
* Sosyal demokrasinin seçmenin yaşamını daha refah, daha çağdaş; ülkesini daha bayındır kılacağına inandırarak ,
*Makyavelist yöntemler uygulayarak,
* Faşist, Gobels yöntemleri uygulayarak.
Ben üçünü de denerim diyemezsiniz. Dediğiniz anda Sosyal Demokrat olmaktan çıkarsınız. O kulvardan ayrıldığınızda varacağınız duraklar faşist, kapitalist duraklardır.
Seçimi kazanmak için her yol mubahtır derseniz Türk aydının düştüğü ideolojik bataklığa bir daha gömülürsünüz. FETÖ, “Mezardakiler bile kalkıp oy vermelidir” dediğinde bunun demokrasiden uzaklaşmak anlamına geldiğini anlamayan kör beyinlerin bizi getirdiği yer ortada. Şimdi en çok onlar kıvranıyor; çünkü iktidara çok yakın duruyorlardı, darbenin etkisini ilk onlar hissetti; darmadağın oldular.
Sağın oyu, sağdan transferlerle alınmaz. Şimdiye kadar alınmadı; hiçbir zaman da alınamayacak. Sağ, oyunu sağın sahipleri varken sana vermez.
CHP, sağdan transferler yaparak muhafazakâr çevrelerin oyunu alabileceğini sandı; ama bu fikir beklenen sonucu vermedi; çünkü hayatın gerçeğine uygun değildi. Partili de içine sindiremedi. Görüldü ki bıyıklı bir Atatürk düşmanını kadın kontenjanından parti meclisine soksanız da, El-Ezher mezunu, İslam Birliği başkanını cumhurbaşkanı adayı yapsanız da , Türban yasağını AKP ile kol kola kaldırsanız, tekkelere karşı koymasanız, iktidarın ağzına laf veririm korkusuyla Anayasaya aykırı olduğunu bile bile dokunulmazlıkları kaldırtsanız da… oylarınız artmıyor.
Bu gerçeği görüp ön kabullerden sıyrılıp “oyumuz artmıyor, bunun nedenleri ne? “, “partinin oyu nasıla artırılabilir?”, “ülkede pahalılık, işsizlik, adaletsizlik vs. vs bu düzeylerdeyken halkım neden bana oy vermiyor?” gibi sorulara bilimsel cevaplar bulamaz, bulduğun verilere dayanarak yeni, demokrat, eşitlikçi, adaletçi, söylem ve politikalar geliştiremezsen; bu söylem ve politikaları halka ulaştıracak örgütü kurup o örgütün eline –diline halka ulaştıracak sloganlar veremezsen… olmaz bu iş.
Halka indiğini sanarak seviye kaybetmek oy kazandırmaz, halkı sosyal demokrat fikirleri anlayacak sosyal ve siyasal düzeye yükseltmek zorundasınız.
On yıldır her işi bırakıp bunları yapmaya çalışsaydınız şimdi iktidar olurdunuz.
Bu gün başlarsanız on sene sonra zaten iktidar olursunuz.
Başka da bir yol ve yöntem yoktur.
…
NOT: Biz şimdi iktidar olacağız, konjonktür bizden yana diyorsanız, hayırlı olsun; ama dikkat edin, Rahmetli Ecevit gibi hükümeti kurabilirsiniz; ama iktidar olmak başka bir şeydir, halka dayanmayan iktidarlar çabuk tuzla buz olur; anımsatırım.
Ahmet Ümit Aloğlu