İnsanoğlu’nun siyasi gelişimi onu yeni rejimler üretmeye zorlamıştır. İlkçağlardan beri kullanılmış olan "polis, civitas, imperium, statüm," gibi kelimeler hep devlet kavramını ifade etmiştir. Bizde ise (Göktürk ve Uygurlarda)”il” kelimesi devlet manasına kullanılıyordu. Çincedeki “kuo”gibi…
Devlet oluşunca diler dilemez onun biçimlenişi de girmiştir insanoğlunun gündemine:
Kelime dilimize Fransızca “démocratie” den ödünçleme ile girmiştir. Kökeninde halk ve egemenlik kavramları vardır.
Demokrasi
Mobokrasi
Oklokrasi
Meritokrasi
Hepsi açıklamaya değer birer rejim adı; ancak benim aklıma hep mobokrasi takılıyor.
Mobokrasi, devletin yönetimini bir çetenin veya bir zümrenin ele geçirmesiyle oluşan yönetim sistemine denmektedir. Mobokrasiler, genellikle demokrasilerin olanaklarından yararlanan muhterislerce oluşturulur. Dayanağı, kalabalıklardır.
Büyük Fransız tarihçi Prof. Bernard Lewis, mobokrasiyi ”yığın” idaresi, “oyçokluğuna dayanan istibdat” olarak tanımlamakta; yönetimin bir çete veya bir zümre tarafından ele geçirilmesi ile oluşan sistem olarak adlandırmakta; “yığın” idaresi, “oy çokluğu istibdadı” olduğunu, en sonunda bir “BASKI” idaresine dönüşeceğini, Hitler örneklemesi yaparak demokrasi ile iş başına gelenlerin BÜYÜK OY ÇOKLUĞUYLA DEMOKRASİYE SON verilerek oluşturulduğunu açıklamaktadır.
Bundan da kötüsü var: Oklokrasi!
Oklokrasi, bilgisi ve yetkinliği olmayan geniş halk kitlelerinin desteğini alan popülist siyasetçilerin devlet yönetiminde mutlak güç elde etmesiyle oluşan bir yönetimdir.
Romalı tarihçi Polybius (m.ö. 208-126) demokrasi yerine aşağılayıcı bir tabir olarak oklokrasiyi kullanır. Oklokrasi, kısaca ayak takımının hakimiyetidir ki bu tanım. Mobokrasi ile neredeyse eş anlamlıdır.
…
Şimdi, bu bilgilere dayanarak ülkem için bir siyasi tahlil yapmaya kalksam başıma bir şey gelir mi?
Bu soruyu gündeme getiriyor olmam size bir rejim tanımı yaptırıyorsa yukarıda anlattıklarım işe yaramış demektir.
A.Ümit Aloğlu, 08.02. 2022, Mezitli