CNN'de Vahdettin İnce, Merdiven altı medreselerinde sayısız Müderris, basının birçok köşesinde kendini yazar sayan aklı evvel, İlahiyat Fakültelerinde adının önünde bir sürü unvan bulunan yobazlar, İHL'lerinde sayısı bellisiz hoca ülkenin bütün sorunları çözüldüğü için "'bizim kültürümüz"de, "'muayyen' hallere vasıl olmuş kız çocuğu ile ihtilam (düş azması) durumuna düşmüş erkek çocuğunun "reşit" sayıldığını, dolayısı ile evlendirilebileceğini" vazediyor.
Burada sözü edilen kültür, "Tarım devriminde kalmış" kafanın kültürüdür.
Beş altı yaşında oğlak otlatmakla işe başlayan çocuğun sığırtmaçlığa yükselip hemen ardından çift sürmeye gönderilmesiyle katıldığı ekonomik hayat, aileye yeni bir işçi katma olgunluğuna geldiği çıkar hesabıyla bir boyut daha kazanır: Evlendirilmek. İki-üç yaşında kardeşini oyalamakla iş dünyasına katılan kız çocuğunun giderek ev işlerinde süpürgeden ocak yakmaya, ekmek pişirmeye, yemek yapmaya, tarlada çalışmaya doğru yükseldiği ekonomik hayat da erkekte olduğu gibi yeni bir boyut kazanır: Evlendirilmek.
Budur sözünü edilen kültür.
Bu kültür çerçevesinde okul yok, bilim, bilimsel çalışma; mastır ve doktora yok; toplumsal kültür, kültürel gelişmişlik yok. Uluslararası ilişkiler, fabrika yok, çalışma hayatı, istihdam ve sermaye yok; bürokrasi yok, teknolojik üretim yok....
Kısaca içinde yaşadığımız çağ, çağdaşlığımız yok...
Bütün unlardan çok daha önemli olarak çocuğun çocukluk çağını, oyun çağını, eğitim çağını yaşaması yok...
Elbette konunun dinsel yanı var: Din evlenme için hangi yaşı işaret ediyor?
Hepimiz biliyoruz ki din, Hz. Ayşe'nin Peygamberimize verildiği yaşı işaret ediyor: Altı. Bir de uyarısı var Hz. Ayşe'nin: Peygamberimiz dokuz yaşında beraber olmuş onunla . Bu nakil, bir yaşı değil, muayyen (regl olma) durumunu dikkate almayı işaret etmektedir.
Ne var ki muayyen durumuna gelmek de ihtilam (düş azması) durumuna gelmek de bölgeden bölgeye, iklimden iklime değişen bir gelişmişlik durumdur ve bizim aklı evveller bunu dikkate almazlar, ölçü olarak Arabistan'daki uygulamaları alırlar...Altı yaşındaki kız evlenebilir diyen bir kültür, örneğin bir İskandinav ülkesinde ve de çağımızda geçerli olabilir mi, düşünmezler. Dahası bu "düşünme" düğmesi hiç açılmamış kafaların aklına kızın, kadının iş dünyasına, ekonomik ve kültürel hayata katılması hiç mi hiç gelmez.
Bu kafa, "tarım devriminden" "sanayi devrimi", "bilişim devrimi" derken bilim insanlarının "yeni insan- yeni zaman-insan zamanı" anlamına gelen "Antroposen" çağına geçildiğini bilmez, anlamaz; anlayamaz.
****
Geleceğin Türkiye'si için bu kafayla savaşmak gerekir; bu kafaya bir şey anlatılamaz.
Bu kafayla savaşmayı göze alamayanlar, ne yaparlarsa yapsınlar havanda su dövmekten öteye gidemezler.
Ahmet Ümit Aloğlu