“Dikkat ediyor musunuz, son günlerde üç eylem birbirini tetikleyerek yükselişe eçti
1-Konserler iptal ettiriliyor.2- Kadınlara dair gerici,yaşamlarına müdahale niteliğinde ve onları ikinci sınıf vatandaşlığa hatta köleliğe iten söylemler geliştiriliyor.
3- Diyanet, görevi olmayan sorunlara el atıyor, şeriat devleti organı gibi davranıyor, fetvalar veriyor.
Amaçları ne olabilir?
Türkiye’yi Taliban toplumuna dönüştürmek…
Bugüne kadar başaramazlar diyordum. Diyarbakırdaki Bilal’in vakfında eğitilen öğrencilerin yürüyüşünü görünce “Başaramazlar da ne demek, başardılar bile”dedim.
Afganistan gibi, Pakistan gibi, Arabistan gibi bir toplumu neden kadınlar üzerinden yaratmak istiyorlar?
Çünkü onlara göre kadın, eve hapsedilmesi gereken, erkeğin eyağ kemiğinden yaratılmış cinsel objedir. Görevi erkeğine kadınlık yapmak, çocuklar doğurmak, onları besleyip büyütmektir.
Ancak
Ancak bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, kadınlar için başka türlü düşünüyor. Şimdi onun bu konudaki düşüncelerinden bazılarını bir kez daha anımsayalım:
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.”
“Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.”
“Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri
“Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.”
“Kadınlar içtimai hayatta erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.”
“Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!”
“Kadınlarımızın genel görev ve çalışmalarda paylarına düşen işlerden başka, en önemli, en hayırlı, en faziletli bir ödevleri de “iyi anne” olmalarıdır.”
“Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır! Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacağı aksine pek çok yönden onların üstüne çıkacak ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla şüphe etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım.”
“Bizim toplumumuz için ilim ve fen lazım ise, bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lazımdır.”
Atamızın kadınlarımız konusunda söyledikleri bu kadar değil elbette; ama yazı uzadı.
Feraset sahibi kadınlarımız Atamızın kendilerine verdiği değerle Taliban zihniyetli softaların kendilerine verdiği değeri mukayese ettiğinden eminim. Eminim bu günler aşılacaktır,yeter ki kadınlarımız Atatürk’ün ne dediğini, ne yapmak istediğini unutmasınlar.
A.Ümit Aloğlu, 08.08.2022, Kuzucubelen