Bütün uzmanlar, ülkemizin 2050'de çölleşmiş olacağını iddia ediyor.
21.yy'da yaşıyoruz. MS 300'lerde değiliz; Türkiye Orta Asya değil. Göçüp gideceğimiz, istila edip yerleşeceğimiz bir yer yok. Çölde de yaşanmaz. Geriye şu sorunun cevabını bulmak kalıyor: Türkiye'nin çölleşmemesi için ne yapılmalı?
Bugün 2017'deyiz. Önümüzde 33 yıl var. Bu süreyi iyi kullanmalı, "Türkiye Çölleşmesin!" sloganı ile bir dizi önlem almalıyız.
Türkiye'de ağaç tüketimi AKP iktidarına kadar kişi başına 7(yedi) ağaç olarak hesabediliyordu. Şimdi bunun daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
Yani biz, yılda 7 x 79.000.000= 553 000 000'ten fazla ağaç tüketiyoruz.
Ormanlarımız azalıyor, nüfusumuz artıyor.
Ülkenin yeniden Evliya Çelebi'nin tasvir ettiği üzere, İstanbul'dan çıkan bir sincabın ayağı toprağa değmeden Kars'a ulaşabileceği ormanlara kavuşması, ülkeyi zenginleştirmekle kalmayacak, topraklarımızın çölleşmesini de engelleyecektir. Bu nedenle her yıl; en az 553.000.000 ağaç dikmek üzere organize olmalıyız. Bunu gerçekleştirebilmek için;
1- Devlet fidanlıkları, Tarım ve Orman Bakanlığı, Valilikler, Belediyeler... herkes hummalı bir şekilde bulundukları bölgenin koşullarına uyan ağaçların fidanlarını yetiştirmelidir.
2- Bu alanda, (fidan yetiştirme ve dikme alanında) çalışmak isteyen özel sektör teşvik edilmelidir.
3- Ayrıcalıksız her okula ağaç dikebilecekleri alanlar ayrılmalı, bu alanların ormanlaştırılması, okul yönetimi ve okul aile birliklerine zorunlu kılınmalıdır.
4- Ordu birlikleri, bulundukları bölgenin iklim ve toprak özelliklerine uyan ağaç dikimine mecbur edilmelidir. Her birlik kendi fidanını yetiştirmek, dikmek ve ormanını oluşturmaktan sorumlu olmalıdır.
5- Sivil toplum kuruluşları teşvik edilmeli, onlara ormanlaştırılmaya uygun alanlar tahsis edilmeli, fidan ve dikim konusunda yol gösterilmeli, yardım edilmeli, ormanları denetlenmelidir.
6- Yağmur ve sel suları, Dünyanın birçok ülkesinde yapıldığı üzere değerlendirilmelidir.
7- Ülkenin tamamında sulama damlama tekniğine dönüştürülmeli, denetlenmeli, su ve enerji kaybı kesinlikle önlenmelidir.
8- Vatandaş, su ve elektrik kullanımı konusunda eğitilmeli, tüketim en aza indirgenmelidir.
9- Ağaç kesimi asgariye indirilmeli, ormanların ıslahı acilen yapılmalıdır.
10- Her belediye, kentlerin içini ve çevresini yeşillendirmeli, ağaç dikimi konusunda projeler yapmalı, halkı da teşvik etmelidirler.
Kısaca bu konuda yapılabilecekler planlanmalı, tez elden hayata geçirilmeli, konunun ciddiyeti konusunda farkındalık yaratılmalıdır; çünkü torunlarımız, atalarımızın yaptığı gibi göçemeyecek, susuzluktan kırılacaklar...
Ahmet Ümit Aloğlu