Canlar, Gözlerim sayrılandı. İlaç bulamaç fayda etmedi. Kesilip biçildi. Sonuç sevindirici değil. Okumakta zorlanıyorum. Yazamıyorum. Deprem laneti ve ondan sonrası beni benden aldı, delirme noktasındayım. Belki de delirdim fakat farkında değilim. Ben, “Sarhoşum” diyen sarhoşa rastlamadım. Kent bilimci değilim, mimar ya da mühendis değilim. Kent mimarı da değilim. Ancak atalarımız, “Aklın yolu birdir” demişler, İmam Gazali’nin içtihadı yok edip Nizam-ül Mülk’ün siyasi desteğinde Emevi İslâmını bizlere dayatmasına rağmen. Uzatmayayım, sorunum şu: Deprem oldu, olmasaydı demenin anlamı yok. Ülkenin beşte birini yıktı geçti. Yıkmasaydı deme mecburiyetimiz var; çünkü önlem alınsaydı yıkamazdı. Japonya, Şili, Meksika örnekleri önümüzde duruyor, bizimle alay ederek…
Ancak şimdi, depremden sonra yaşamakta olduğumuz akıl almaz işleri anlamaya çalışıyorum, delirmişliğinden emin olmadığım aklımla: Hemen inşaata başlanacakmış. Türkiye yeniden inşa edilecekmiş? Sadece bu sözler bile çıldırtabilir benim gibi bir insanı.
Beyler, ne yani, kibrit kutusu gibi binlerce çok sağlam, dokuz şiddetinde depremde bile kılı kıpırdamayan evler yapıp insanlarımıza –beleş bile olsa- verseniz, kentlerimizi yeniden imar etmiş olur musunuz?
Kent, binalar topluluğu değildir . Kent, kültürü ile, gelenekleri ile, demografik yapısı ile, özgün değerleri ile, tarihi ve arkeolojik yapısı..ilh ile bir canlı organizmadır. Bakın ikinci Dünya Savaşında Paris yıkıldı. Bu süreçteBerlin dahil Almanya şehirleri yıkıldı. Londra büyük hasar gördü. Şimdi bu kentler Savaş öncesindeki itibarlarıyla yaşıyorlar. Diyeceğim Sayın yetkililer (muktedirler), dah edip en kaliteli beton yığınlarından evler yapsanız bile ülkemizi yeniden inşa etmiş olamazsınız. Eğer iktidar iseniz, gelecekte şu tarihlerde şu felaketleri yaşamış Türkiye’de ülkeyi yeniden inşa ve ihya eden bir iktidar vardı dedirtmek istiyorsanız, bu ülkenin yetişmiş kent bilimcileri, kent mimarları, sosyologları, kent tarihçileri/kent tarihçileri, arkeologları, antropologları gibi sayısız bilim adamları var; bu ulus onları biraz da bu günler için yetiştirmediler mi? Lütfen bu ciddi konuda olsun “Ben biliriiim!”, “Ben yaparııım, oluuur!” mantığını bırakın. Günümüzle ilgili sorunlar şurada dursun, geleceğimize kötü miras bırakmayın.
A. Ümit ALOĞLU,
23 Şubat 2023, Kuzucubelen.