Devlet, kurumları ile yaşar.
Kurumlar, bir ideolojik temele göre biçimlendirilir.
Eğitim, bir üst kurumdur.
Devlet; eğitimi, gelecek tasavvuruna göre düzenler; çünkü geleceğin sahipleri eğitim kurumlarında biçimlendirilir.
Ülkemizde, "Artık oturdu, özgün bir yapı kazandı, geleneklerini oluşturdu" denilen eğitim kurumları vardı.Köy Enstitülerini, Öğretmen okullarını, Yüksek Öğretmen Okullarını saygıyla maziye bırakarak yakına gelir, bilimden söz ederseniz ODTÜ aklınıza gelirdi, Mühendislikten söz ediyorsanız İstanbul Teknik eşsizdi. Hukuk ise konunuz, İstanbul Üniversitesi evrensel değerlerde hukukçu yetiştirirdi. Boğaziçi, 154 yıllık geçmişi ve birikimi ile Dünya üniversiteleri ile her dalda yarışan, onlara fark atmaya başlayan en seçkin, en görkemli, en parlak üniversitemizdi.
Bu üniversitelerimize öğrenci yetiştiren eğitim kurumlarımız, laik, demokratik hukuk devletinin birer üyesi olacak, yer küremizde, uygar insanlık ailesinde yerini alacak gençlerimizi yetiştiriyorlardı.
Türkiye'ye ne olduysa oldu, İlköğretimin ve ortaöğretimin programları değişti.
Değişim denince insanoğlunun aklına iyiye ve doğruya doğru bir gelişme geliyor. Oysa bizde tam tersi oldu, müfredatlardan bilim çıkarıldı, bilimin temelini oluşturacak dalların (matematik, fen bilgisi vs.) ders sayıları azaltıldı, yerlerine " değerler sistemi" gibi cafcaflı bir adla, Diyanet işleri başkanlığı ile MEB'in ortaklaşa, Emevi İslamı anlayışıyla hazırlanan, TURGEV, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti gibi örgütler tarafından verilecek dersler kondu.
***
Ülkemizin geleceğini, evrensel dünyada yerimizi,bu örgütlerin eğiteceği insanlar belirleyecek(!)
***
Bütün gençlerimiz mi dediğinizi duyar gibiyim. Hayır, o kadar değil! Türkiye oligarşisinin çocukları, STEM denilen, fen, teknoloji, matematik, mühendislik disiplinlerini birbiri ile bağlantılı bir biçimde ele alan ve bu doğrultuda eğitim veren okullarda eğitiliyor. Bazı okullarda ise STEM'e sanat da eklenerek geliştirilmiş bir eğitim sistemi olan STEM+A uygulanıyor. Bu kurumlarda "Sanayi 4.0" dönemine geçişe hazırlanıyor oligarkların çocukları.
Ama vatandaşın çocukları, bütün dünyada rahiplerin, hahamların, imamların ortak tavırlarına uygun olarak dogmatizmin batağına itiliyor.
Ve maalesef aydınlarımız, çocuklarının geleceğini karartan bu eğitim anlayışını bile anlatamıyor, halkımıza!
Ahmet Ümit Aloğlu