Hepsini saymaya kalkışırsam, unuttuklarımın sayısı yazdıklarımdan çok olacaktır, bu nedenle tipik bulduğum bazı yaşanmışlıklardan örneklerle anlatacağım düşündüklerimi:
Ortadoğu liderliğine soyunduk, hatta kimi kaynaklarda Mehdilikten söz edildi, o coşkuyla "Van Münit!" dönemi yaşandı. İsrail'le aramız açıldı. Gazze'ye yardım gemisi gönderdik. Neredeyse savaşacaktık İsrail'le. Oysa komşularımızla sıfır sorunlu olacağımızı söylemiştik. Değil komşularımız, uzak Amerika ülkeleriyle bile kavgalı hale geldik.
Ortadoğu'da, Batının terörist saydığı örgütlerle ilişkilerimizi hep canlı tuttuk. Örneğin Hamas liderini ağırladık. Yetmedi Gazze'ye gideceğimizi söyledik. Aradan yıllar geçti, gidemedik. İsrail mi? Aslında İsrail'le gerçekte bir sorunumuz yoktu, çünkü ticari ilişkilerimiz, özellikle deniz taşımacılığı falan arttı bu dönemde.
ABD Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etti. "Kudüs, kırmızı çizgimizdir" dedik,İsrail Kudüs'e yerleşti bile...
Esat bir hafta on gün içinde devrilecekti, Şam'da Emevi Camisinde namaz kılacaktık. Ortadoğu bataklığına saplandık kaldık, aradan altı- yedi yıl geçti, Esat artık meşru lider kabul ediliyor; bizde değilse de bütün Dünyada.
Başkanlık rejimine geçersek uçacaktık, corona imdadımıza yertişmeseydi kazan iktidarı sarsılmaya başlamıştı; corona gelince de belki iktidar kurtuldu ama insanlar can derdine düştü, ekonomi iyice yere çakıldı.
Yap işlet devret modeliyle yollar, köprüler, tüneller, hastaneler yaptırdık. Verdiğimiz garantiler, ülkenin sırtında doğrultulamaz kamburlar haline geldi.
İstanbul seçimlerini beğenmedik. 13 bin oyla İstanbul yönetiminin değişimini içimize sindiremedik. Seçimin hileli olduğunu söyledik. "Hiçbir şey olmamışsa bile bir şeyler oldu" dedik. Seçimi yenilettik, adalet duygusu yüksek halkımız kızdı, 0n üç bin farkı 806.000'e çıkardı.
Bundan gerekli dersi çıkaramadık, corona günlerinde muhalefet partilerinin yönetimindeki belediyelerin kampanyalarını durduk, çalışmalarına engeller çıkardık. Ekmek dağıtmalarını engelledik, ekmek... Yetmedi, bunların çalışmalarını PKK ve FETÖ çalışmalarına benzettik.
Halka maske dağıtmalarına engel olduk, halkımıza biz kolonya ve maske dağıtırız, dedik. 70 günde halkımıza bir maske dağıtmayı beceremedik.
Coronanın verdiği ekonomik zararları engellemek için halka yardım, ekonomiye kalkan paketleri hazırladık. Örneğin yüz milyarlık paketten halkın payına sadece iki milyar ayırdık.
Şu insanımızın can derdine düştüğü dönemde, mübarek ramazanın birinci günü, kardeşliğe, beraberliğe, yardımlaşmaya ihtiyacımız varken işi gücü bıraktık, muhalefeti şeytanlaştırmaya devam ettik. .
Şimdi kendimize sormalı değil miyiz: Hep mi Yanlış Yapılır?
Ya da quo vadis AKP?
Ahmet Ümit Aloğlu