Mahalle Kahvesi (Gözlemlerim)
Söze, sözün ortasından başlayacağım:
Özgür Özel, CHP Genel Başkanı, diyor ki:
-Erdoğan’ın seçime katılmasını istiyoruz. Onu yeneceğiz. (1)
Sayın Özgür Özel’in bu sözlerinin art alanındaki psikolojiyi, psikologlara sormak gerekir. Ancak bu sözlerinden de anlaşılıyor ki Sayın Genel Başkan, Sayın Erdoğan’ın kolay yenilmeyecek bir politikacı olduğunu biliyor, kabulleniyor. Olası zaferinin de bu oranda büyük olacağını kurguluyor, düşlüyor.
Bu söylemin art alanında bir aşağılık duygusu da sezinleniyor. Olası zaferle bu duygunun ödünlenmiş olacağı sanılıyor. Oysa kendileri bir politikacı, Cumhuriyetin kurucusu partinin Genel Başkanı olarak duygularıyla, hayalleriyle, arzularıyla değil; geçeklere, yasalara, partisinin hedeflerine göre davranmak, politikalar üretmek zorundadır.
Sayın Erdoğan’ın partisinin tüzüğü var, ülkede seçim yasaları var, Yüksek Seçim Kurulu var, anayasamız var; kendileri de her vatandaş gibi bu bağlayıcı belgelere uymak zorundadır. Uymuyor mu, siz ana muhalefetin lideri olarak kendilerini yasalara uymaya davet etmek zorundasınız. Dinlemiyor mu, yasalara uymuyor, bildiğini mi okuyor konuyu yargıya taşıyacaksın. Yargıdan alacağın sonuçtan daha önemlisi onu halkına anlatacaksın. Seçimlere giremeyecek olanı seçimlere girmeye çağırmak nasıl bir politik körlüktür, nasıl bir rakibini yüreklendirmektir, anlayamıyorum.
Tamam seçimleri kazanma olasılığınız var. Erdoğan rejiminin başarısızlıkları bu olasılığı artırıyor; ama burası giderek Ortadoğu ülkesi haline getiriliyor ve bu seçmenin hangi belirleyicilere göre oy verdiği tam olarak bilinmiyor. Dahası sorun, salt sizin seçim kazanmanız da değil, ülkenin yasalara uygun bir şekilde yönetilmesi, devletin bir hukuk devleti olmasıdır.
BİR DE ŞU VAR: Ya yine kazanırsa haliniz, halimiz nice olur?
Ümit Aloğlu, 14 Eylül 2024, Kuzucubelen
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
(1) Kılıçdaroğlu da aynı kafadaydı. Sonucu ağır yaşadı. Yasalar mı, niyet -istek mi diye bir soru sorulamaz. Yasaları önemsemek, sonuç alamayacağını bilsen bile yasalara uymak hukuka saygı sorunudur. Sayın Erdoğan yasalara göre aday olamazdı, anketlere aldanıldı, siyasette bir günün, bir saatin çok şeyi değiştirebileceği hesaba katılmadı. Usulen bile olsa, yasalara saygı bağlamında bile itiraz edilmedi; Sayın Erdoğan seçildi. Şimdi Özgür Bey aynı hatayı yapıyor. Kazanacağı yüzde yüz bile olsa yasalara saygı bakımından Sayın Erdoğan’ın adaylığına itiraz etmesi gerekir. Hukuka saygı, meydanlarda “Hak Hukuk Adalet” sloganları attırmaktan çok bunu gerektirir…
Mehmet Babacan
Bir Gurbet Kuşuydu Sabri Dayı
Ahmet Ümit Aloğlu
CHP Bu Süreçte Ne Yapmalı
Salih A. Pala
Mersin Masalı
Dr. Osman Sirkeci
Patrona Yüzde 43! İşçiye Yüzde 30!
Barış Can Sever
SEÇİM GECESİ NOTLARI
Prof. Dr. Kamuran Elbeyoğlu
LA FONTAİNE’NİN AĞUSTOS BÖCEĞİNE YAPTIĞI HAKSIZLIK
Dr. Öğretim Üyesi Duygu Hıdıroğlu
YENİLİKÇİ LİDERLER ve YENİLİĞİN ŞİRKETLERE ENTEGRASYONU
Prof. Dr. Yusuf Zeren
RUSYA’NIN NÜKLEER YAKIT İHRACATINA DOKUNULAMIYOR.





